Direksiyonumu kim çaldı ?
Arzumu ve zevkimi takip etmenin güvenli olmadığını bana kim öğretti ?
Yanlış, tehlikeli, ayıp olduğunu kim öğretti bana ?
Eğer bunu yaparsam yetersizlikler içinde salınacağım korkusunu kim zerk etti damarlarıma ?
Sonunda bunun yapılabilirliğini toptan kim unutturdu bana,
Sorumluluk sahibi olma ve gerçekçilik kılıfı giydirerek ?
Kim öğretti yapmam gerekenin keyif aldığımı yapmaya devam etmek değil, dayanma sınırlarımı zorlamak olduğunu, değerli olmayı hak etmek için bu hayatta ?
Yani kim öğretti bana, olduğum halimin değerli olmaya yetmediğini aslında ?
Şiddete dur dememenin şefkat,
Hayır diyememenin anlayış olduğuna beni kim inandırdı ?
İyi insan olmanın beni sömürmelerine izin vermek olduğuna ya da...
Kim "saygılı olmak" zannettirdi saçma sapan otoritelerin anlamsız hareketlerine boyun eğmeyi ?
Kim verdi "saygısız"lığın ölümcüllüğü sanrısını ?
Kim yutturdu bu mecburiyetler illüzyonunu ?
Kim öğretti güvenli olanın sesimi kısmam olduğunu ?
Kim öğretti bana, kendime kurduğum hayatın, bir kendime ihanetler bütünü olması gerektiğini ?
Hepsini, hepsini lanetliyorum
Farkındalığın dönüştürücü ateşiyle
Hepimizi kurtaracak olan !
***
.
.
.
Görseli bulduğum yazıdan bir alıntı çevirisini de eklemeden edemeyeceğim:
"...Ta ki bir gün idrak edene kadar...
PMS'nin, ay boyunca temizlemeye cesaret edemediğim enerji bloklarını yakma zamanı olduğunu; iyiymiş gibi yaptığım şeylerin, sınırlarıma saygı duyulmamasının, sahip çıkamadığım alanların, ifade edemediğim duyguların."
Yazının tamamı :
https://medium.com/@teelahammell/when-women-burn-from-the-inside-out-68fc22b71288
Yorumlar
Yorum Gönder